Üye değil misiniz?
Aktivasyonunuzu tamamlamadınız!
Zaten bir hesabınız var mı?
Sinema dünyasının kalbi, bu yıl 78. kez düzenlenen prestijli Cannes Film Festivali'nde atıyor. 13-24 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşen dev etkinlik, sinemaseverleri büyüleyici filmlerle buluştururken, Türk sineması da bu önemli platformda güçlü bir şekilde temsil ediliyor. Festivalin açılışını Amélie Bonnin'in yönettiği Fransız yapımı "Leave One Day" filmi yaparken, ana yarışma jürisine ise ünlü Fransız oyuncu Juliette Binoche başkanlık ediyor.
Türkiye, Marché du Film'de Potansiyelini Sergiliyor
Türk sineması, festivalin endüstriyel buluşma noktası olan Marché du Film'de, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü'nün değerli destekleriyle yerini aldı. 13-19 Mayıs tarihleri arasında devam eden Marché du Film kapsamında kurulan Türkiye standı, Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı tarafından organize ediliyor. Bu özel stand, Türk sinemasının uluslararası arenadaki görünürlüğünü artırmanın yanı sıra, yeni iş ortaklıkları kurmak için de önemli bir zemin oluşturuyor.
Sinema Genel Müdürü Birol Güven: "Kültürel Diplomasi Açısından Büyük Önem Taşıyor"
Etkinliğin önemine dikkat çeken Sinema Genel Müdürü Birol Güven, "Cannes Film Festivali gibi uluslararası platformlarda Türk sinemasının temsil edilmesi, kültürel diplomasi açısından büyük önem taşıyor. Bu tür etkinlikler, sinemamızın küresel ölçekte tanıtımına önemli katkılar sağlayacaktır," şeklinde konuştu.
Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı Başkanı Ogün Şanlıer: "Türk Sinemasının Sesi Olmaktan Onur Duyuyoruz"
Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ogün Şanlıer ise, "Türkiye standını, sinema sektörümüzün uluslararası iş birliklerini güçlendirecek şekilde hazırladık. Cannes'da Türk sinemasının sesi olmak bizim için büyük bir onur," ifadelerini kullandı.
Yeni İş Birlikleri İçin Fırsatlar Sunuluyor
Türkiye standında, Türk sinemasının güncel ve gelecek projeleri, yapım destek mekanizmaları ve uluslararası ortak yapım olanakları hakkında detaylı bilgiler paylaşılıyor. Ayrıca, festivalin uluslararası sektör profesyonelleriyle gerçekleştirilen özel görüşmeler aracılığıyla yeni iş ortaklıklarının temelleri atılıyor. Bu sayede Türk sineması, uluslararası alanda daha fazla proje geliştirme ve küresel pazarda kendine sağlam bir yer edinme yolunda önemli adımlar atıyor.