FİLMİN KONUSU
‘V.I.P.s’ (1963) ‘soundtrack’ındaki ‘Prelude’ (Miklós Rózsa). Delikanlı babası ile olan sorunlarını anlatıyor. Nevin; “Ama gene de baba babadır. Zaman, aranızı açan sebepleri unutturur.” Nazım; “Unutmak mı? Bunasam bile aklımdan son çıkacak olay onlar. Küçüktüm, annem ağır hastaydı. Doktorlar ümitle...  Devamını OkuDevamını Gizle
 YORUMLAR  (8)
2000 karakter kaldı
benimsinema
11 yıl önce
Bu filmde seven kadin idam ediliyor sevdigi ugruna... ne büyük ask bu zamanda kimse kimseye günahini bile vermiyor... tijen par yardimci kadin rolunde halbuki kendisi seslendirme sanatci olmasina ragmen nedret hanim seslendirmis... serpil gülde konuk oyuncu rolunde... güzel film

t_rex
13 yıl önce
Ağına düşürdüğü son erkek tanıdık biri *** ‘Gül tutan elleri’ artık kelepçeli. ‘Kelepçeli Melek’. *** Ama ‘vazifesini yersiz merhameten daha üstün tutan’ savcı Nazım’ın vicdanı “Karşınızda melek maskesine bürünmüş bir şeytan bulunuyor” demesini emrediyormuş. ***“Elindeki savcılık mesleğin, benim elimdeki tabancadan daha öldürücüydü” diyecektir. *** “O kimin mezarı, anne?” “Saadetimizi, her şeyimizi borçlu olduğumuz insanın yavrum.” *** Gerçekten de genç kızın hayatı ağlamakla ama biraz farklı olarak üzüntüden ağlamakla geçiyor. Delikanlıya da ‘hatıra olarak saklayabileceği’ kızı kalır. *** "Attığı üç tokat da erkeklik gururunu okşamıştır belki".

t_rex
14 yıl önce
Zengin içerikli bir senaryo. Eserin adı "Şüphe" olsa çok daha anlamlı olurdu.Nazım.. hayattaki duruşu şeref, haysiyet üzerine kurulu? olan;Annesinin ölüm anında  babasının başka bir odada 'sefahat geceleri düzenleyen', 'insanların haklarını yiyen',yaşamı meta endeksli olan böyle bir babanın oğludur.(Mediha'nın erkek varsiyonu./zmkr açakn).deliler gibi ölümüne.. taptığı sevgilisi Nevin'le mutlu mesut bir birliktelikleri vardır. Ta ki;(nazmi'nin) babasının kumar borçları  yüzünden şakağına dayadığı silahı, oğlunun zengin aile kızı ile evlenip ancak böyle bir durumda intihardan vazgeçeçeğini şart koşup Nazım'nde bunu kabul ettiği ana kadar.İğrenç yaşamına karşı babasıyla kopuk (sadece manen(!))olan Nazım, zavallı,aciz, intaharı çare bulan, normal bir insan gibi çalışmayı kabul etmeyip,oğlunun hayatını düşünmeyen bir baba için yaşamındaki en önemli varlıktan vazgeçmesi ne denli? haklı bir durumdur.İlerleyen bölümlerde Nevin'le, Nazım arasında geçen bir diyalog;Nazım; "Babama gelince, karşıma suçlu olarak çıkan kendi kanımdan bile olsa başını yılan gibi ezmekten  bir an olsun çekinmem. Şerefli bir insanım ben".  Nevin; "Bu gün şerefin için başını yılan gibi ezmeye hazır olduğun  babanın bir zamanlar  kumar borçları uğruna vaktiyle bir genç kızın  hayallerini ezmiştin ama. O zaman şeref anlayışın farklı mıydı Nazım bey." Ve birazdan Nevin'in o mükemmel dudağı arasından  çıkan harika bir konuşma karşısında Nazım'ın  yaptığı; Nevin;"Karşına suçlu olarak çıkan her insanı mahkum ettirecek kadar dürüst bir savcıysan önce kandini  mahkum ettirseydin". Ve hiç hakedilmeyen tokatlar. Replikler orjinal.Nevin keşke ümitsiz aşkı için evladını düşünüp ölüme gitmeseydi. Kayınpeder; "Bizler için dünyada tek zevk evlatlarımızın saadetini  görmek değil mi Sadık".(Nazım'ın babası)Nazım'ın  cevabı; "Babam için dünyada zevkin sınırı olmaz efendim. Öyle değil mi baba". Ediz Hun bu son cümleyi söylerken gülerek  konuşması salt, yüzeysel verilmiş. mistik ve ironi hissettirilebilirdi burada. Aslında yeşilçam böyle durumları çok iyi yapardı. Eğer bu nazım personasıysa olmamış.İdam sahnesinde Nevin'in aşkını haykırması müthiş.aşkı bütün iliklerine işlemiş.Ağlatacak kıvamda bir sekans oluşmuş.Türkan şoray bir sahnede enstantane harikaydı.İnanılmaz marjinal bir görünüm içerisindeydi. 

performer
17 yıl önce
film adeta hiç sokakta çekilmemiş. bizi nostaljik istanbul resimlerinden mahrum bırakmışlar. benim tarzım bir film değil. bu yüzden beğenmem mümkün değil.

bir_demet_menekse
17 yıl önce
Fena bi film değildi,izlenebilir ama benim birkaç eleştirim var bu filme. Bir kere bana göre Aliye Rona'ya o saç hiç gitmemiş(Aliye Rona Sarı saçlı!). Sonra en son sahnede kızları ki annesinin Nevin olduğunu bilmiyor elindeki çiçekleri mezarlığa fırlatıyor. Neden??,nedenini hala çözemedim???İnfaz sahnesi güzeldi ,özellikle de Nevin ve Nazım'ın arasında geçen diyaloglar filmde beni etkileyen sahnedir. Ayrıca filmdeki  Ediz Hun "Melek,Kelepçeli Melek" sözü ve Türkan Şoray'ın "Mezarıma bir demet menekşe koysanız, yeter de artar bile...bir demet menekşe,bir demet menekşe..." sözleri benim için filmi unutmaz yapar.