Filmin yönetmeni Zeki Demirkubuz'un başrol oynadığı çok iyi olmasada seyredilebilir diyebileceğim tekdüze bir film. Filmi tek başına sırtlayan Demirkubuz oyunculuğu pek iyi olmasada başrolü kaldırabilmiş. Yönetmenin diğer filmlerine nazaran bu filmini biraz daha zayıf bulduğumu söyleyebilirim.

Film baştan sona bekleme odası filminin devamı niteliğinde iki filmde de zeki demirkubuz ahmet ve nurhayat demirkubuz elif rolünde hatta film zeki demirkubuz un hayatından esintilerle dolu filmde kızı yazgı demirkubuzda yazgı rolünde zaten filmi zeki demirkubuz karısı ve kızına adamış filmin bekleme odası filmini tamamladığını son 20 dakikasıyla düzelen bir film olduğunu söyleyeyim onun öncesi gereksiz uzun sahneleri olan bir filmdi filme 112 dakika uzun olmuş bekleme odası gibi 88 dakika olsa film daha iyi olabilirdi bir süre sonra insanı zorlayan bir film ama her şeye rağmen fena film değil şebnem hassanisoughi,nurhayat demirkubuz,öykü karayel ve cemre ebuzziya rollerinde fena değillerdi filmi ayakta tutan da kadın oyuncuları olmuş filmi bekleme odası filmi hayranları ve festival filmlerini sevenler izleyebilir bunun dışındaki tempolu filmleri seven yani genel seyirciyi zorlayacak çoğu kapalı mekanlarda geçen düşük tempolu bir film olduğunu söyleyeyim kısaca herşeye rağmen iyi bir film sayılır son olarak filmde küfür ve +18 sahneler olduğunu filmi izleyeceklere de önceden söyleyeyim.

"Kış Uykusu" için de benzer bir yorumda bulunmuştum. Bu film için de aynı durum geçerli. Edebiyat ve felsefe gibi konularla yakından uzaktan ilgisi olmayanların bu filmi beğenme ihtimali düşük. Varoluşçuluk üzerine okumuş (Soren Kierkegaard, Albert Camus, Jean Paul Sartre) ve bu konular üzerinde düşünenlerin gitmesi gereken bir film. Zeki Demirkubuz ve özellikle Öykü Karayel in oyunculuklarını çok içten ve gerçekçi buldum. Ancak Zeki Demirkubuz un en iyi filmi demek zor. "Yeraltı" filmi bu filmden daha çok iz bırakmıştı.