Eşkiya Celladı
FİLMİN KONUSU
Film, bir eşkıya olan Kerem ve oğulları Satılmış ile Durali’nin hayatlarını konu edinir. Çoban adıyla tanınan Kerem, bir keçi yüzünden katil olur. Teslim olmaz, dağa çıkıp eşkıya olur. Bir çatışma sırasında adamlarından Çalık tarafından vurulur. Çalık, eşkıya Çoban’ın başına konan para ödülünü alıp ...  Devamını OkuDevamını Gizle
 YORUMLAR  (2)
2000 karakter kaldı
Göztepe
7 yıl önce
Güzel bir Yılmaz Güney filmi tam bir eşkıya filmi benden önce yorum yapan arkadaş aşağı yukarı herşeyi açıklamış.Ona harfiyen katılıyorum. Yılmaz Güney bu filmde üç rolde ağalık düzeni ve sonu ölümle bitiyor. Öyle bir illetki bu kandan başka birşey le neredeyse temizlenmiyor. Görüntü kalitesi filmin bayağı düşük ama film sağlam.

asım mavzer
13 yıl önce
Pek nadir olur bir filmin başrol oyuncusunu üç rolde birden görmek. Büyük sinemacı Yılmaz Güney bu işi ustalıkla yapıyor. Film baba eşkıya Kerim'in yeni doğan çocuğunu (Durali) Görmek için köye inmesi ile başlar. Köye gelir evladını öper koklar, ismini verir ve ardından tekrar dağa çıkmak için evden ayrılır. Hükümet eşkiya Kerim için ödül koymuştur bundan medet uman biri vardır Çalık (Ayton Sert) Jandarmaya haber uçurmuştur. Köyden çıkamadan jandarma Kerim’i kıstırır ve çatışma başlar. Kerim çemberi yararak tam kurtulacak iken Çalık tarafından haince vurulur ve vurduğunu jandarmadan başka kimse görmez. Çalık sevinçten havalara uçmakta ve bağırmaktadır ‘’ ödül benim değilmi komutan bey’’ Senindir ödül der komutan. Aradan yıllar geçer Çalık iyice zenginleşmiştir, öldürdüğü eşkiya’nın çocuklarınıda alır yanına. Bunlardan Satılmış olanı Davud'un yanında ırgatlık yapmaktadır. Satılmış ırgatlıktan aldığı üç kuruşu kardeşi Durali’nin okuyup öğretmen olması için ona gönderir. Durali okuduğu okulunda Leyla (Tülin Elgin) ile tanışır. Satılmış ise iyice büyümüş ve yakışıklı bir delikanlı olmuştur. Ağa Çalık ise kendi haremini kurmuş, hergün bir kadın ile birlikte olmaya başlamıştır. Bu işe bozulan ağa’nın ilk karısı Satılmış’a yanaşır ve kendini ona teslim eder. Çalık iyice sapıtıp kendine genç eşler almaya devam etmektedir. Çalık'ın karısı bu olanlara dayanamayıp Satılmış’a gidip tüm gerçekleri anlatır, babasını jandarmaya ihbar edip öldürenin Çalık ağa olduğunu söyler. Satılmış artık uyanmıştır. Çalık ağa’yı öldürüp dağa çıkar, artık eşkıya Satılmış olmuştur.Dağlarda eşkıya Selim (danyal Topatan) ile tanışır. Bu arada Satılmış’ın okuttuğu kardeşi Durali öğretmen olmuş ve kendi köyünün okuluna gelmiştir. Ölen Ağa’nın oğlu Davud (Tuncer Necmioğlu) köye ağalık dışında imam da olmuştur ve ileri derecede geri kafalıdır. Çocukların okula gitmesini istemez ve öğretmeni sürekli kötüler. Öğretmen ve imam arasında bir sürtüşme başlar. Satılmış bu duruma müdahale etmek ister ama kardeşi karşı çıkar. Durali yalnız ve çaresiz kalınca pişman olur ve eşkıya diye küçümsediği abisinin yanına dağa çıkar. Artık Satılmış ve Durali birlikte hareket edip köye musallat olan Davud'u yola getirmeye çalışırlar. Durali’nin dağa çıkması diğer eşkiyaları huzursuz etmiştir. Sonuçta Durali bir öğretmendir ve çalıp çırpmanın, yol kesmenin karşısında durmaktadır. Aralarında husumet başlar Satılmış artık tüm eşkiyaların karşısında durmaktadır. Selimi ve arkadaşlarını temizler. Bu arada Davud boş durmamakta ve dağların diğer namlı eşkiyası Kara Çakal (Sırrı Elitaş) ile Satılmış’ı ortadan kaldırmak için anlaşmaktadır. Eşkiyalardan biri Bubik’in (Nebahat çehre) abisi ve adamlarıdır. Satılmış bunlarıda ortadan kaldıracak , Bubik ile aralarında bir gönül ilişkisi başlayacak. Davud ise uslu durmayacak ve öğretmeni jandarmaya ihbar edip onunda eşkıya olduğunu köyün parasını çaldığını ve yol kesip adam vurduğunu söyleyecektir..Filmin sonunda ise Satılmış ve Davud bir cami avlusunda başbaşa kalacak ve Satılmış, Davud'u cami avlusu içinde öldürecektir. Filmden çıkardığımız mesaj ise şudur; ''Hiç kimse dağ'a keyfinden çıkmaz ve hiç sebebsiz yere eşkiya olmaz.. Her eşkiya'nın bir öyküsü vardır. olmuştur''.