Kendimi bildim bileli süper kahramanlı çizgi romanlara, filmlere ve çizgi filmlere düşkünümdür. Hep de yakınırım; bizim ülkemizde neden bir süper kahraman yok diye. Yaptılar, oldu. Hem de Ege'nin bir köyünden çıktı bu süper kahraman.

Mustafa (Volkan Baş) askerden köyüne yeni dönmüştür. Sevdiğinin gönlünü alacak ve güzel bir yuva kuracaktır. Ama hayatı boyunca başarısız, pısırık biri olmuştur. Gönül alma denemeleri başarısız olmaktadır. Üstüne bir de babasının aşağılamaları da eklenince canına tak eder. Destanlar yazan, güçlü, karizma Efe Dede gibi olmak ister ve sırrını araştırır. Bu sırada iki bin yıl önce kendisini ve sevdiği insanı öldürmüş olan Seikilos (Zafer Kaya), sevdiğine geri kavuşmak için mezarından çıkmıştır.

Direk olarak baktığınız zaman bir süper kahraman hikayesi yaratmak için gerekli her şey var. Ezik, pısırık ve kahraman olacak kişi, olaylardan tamamen habersiz bir kadın, sevdiği kadını tekrar alabilmek için mezarından bile çıkan süper kötü. Formül tamam, tamam ama bir sorun var sanki. Süper kahraman tam anlamıyla süper bir kahraman olamıyor. Filmin hikayesini baltalamamak için açıklayamıyorum. Süper kötünün insanları kaçırmaktan başka bir işi yok. İyi ve kötü tam anlamıyla karşı karşıya gelemiyor. Bir şeyler yapılmaya çalışılmış ama sanki eksik yapılmış.

Film komedi diye geçse de filmin genelinde pek gülmüyorsunuz. Ünlü oyuncuların olduğu kadar filmin içerisinde amatör oyuncular da var. Beklenmedik bir şekil de herkes işini iyi yapmış. Bana göre filmin en kötü yanlarından biri ise filmin şivesi olması. Eğer kulağınız şiveye alışık değil ise, filmin çoğu yerini kaçırıyorsunuz. Yönetmen Kerem Sarı'nın ilk uzun metrajı olmasına rağmen, bitse de gitsek diye düşünmedim. Ama yine de yönetmenin bir sonraki filminde daha dikkatli olması gerekiyor diye düşünüyorum.

İyi seyirler....